AÖF DERS NOTLARINA HOŞ GELDİN!

Ders notlarına erişmek için lütfen ücretsiz kayıt olunuz.

Ücretsiz Kayıt ol!

VİZE İnsan Hakları ve Kamu Özgürlükleri 3. Ünite Notları

Moderator
Mesajlar
419
Tepkime puanı
28
Puanları
18
3.ÜNİTE
1982 anayasası ve temel hak ve özgürlükler giriş: 1982 anayasası insan haklarını temel hak ve hürriyetler adı altında düzenlemektedir.
1-) 1982 anayasası insan haklarına yaklaşımı:
Birey hakları ile toplum çıkarı çatışması halinde toplumun çıkarları önceliktir 1982 anayasasına göre. Örneğin: hiç bir eylem Türk milli menfaatlerine aykırı olamaz. Bireysel özgürlükler Türk varlığı, Türkiye’nin ülkesiyle bölünmezliğini, Türklüğün tarihi manevi değerlerine karşı ne olursa olsun korunamaz. Yine T.C. nin insan haklarına saygılı olmasını toplumun huzuru milli dayanışma anlamında dile getirir. Bireysel özgürlükleri devlet lehine sınırlandıran 82 anayasası yetkisini (otorite-özgürlük dengesinde ) otoriden yana kullanmıştır. 1961 anayasasına darbe vuran askeri yönetimi sebep olarak anayasanın otoriterin aleyhine olmasını ileri sürmüş. Bundan dolayı 82 anayasası düzenlendi. Kenan evnanın dediğine göre eski anayasanın açıklarından birinde iktidarda olan partinin kurduğu hükümetin bir çok noktada elinin-kolunun bağlı olduğudur. Yine evnane göre 61 anayasası hak hürriyet gibi nimetler göz aralı edilmiş. Ve yine devlete-cumhuriyete kendi kendini koruma yetkisi verilmemiş.

2-) 82 anayasasına göre insan hakları sınırları:
3 çerçevede insan haklarına sınırlama getirilir a) olağan düzenleme (mad. 13) b) temel hak ve özgürlüklerinin kötüye kullanımının yasaklanması (madde 14 ) c) olağanüstü dönemlerde bu hakların sınırlandırılması ( madde 15 ) 13 madde olağan dönemlerde sınırlandırma: bu hakların özlerine dokunulmaksızın, anayasada belirtilen hallerde, ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlama anayasanın sözüne ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik cumhuriyetin gereğine-ölçülülük ilkesine aykırı olamaz. Özlerine dokunma yasağı : hakkın özüne dokunma yasağı 3 ekim 2001 yasaya girdi. Bu kavram çok belirsiz anlam açısından hangi hakkın hangi durumda özüne dokunulduğu kişiye göre değişeceğinden, bunu en iyi yorumlayacak olan, önüne dava getirilen hakimdir.
İlgili maddedeki sebebe bağlı olarak sınırlama 1-)genel sınırlandırma sebebi 2-)özel sınırlandırma sebebi genel sınırlandırma sebebi: sınırlandırmanın tüm hak ve özgürlükler için olması durumudur. Özel sınırlandırma sebebi ise sınırlandırmanın her bir hak için o hakkın maddesinde yer alması durumudur. 2001 yılında genel sınırlandırma anayasadan kaldırıldı, özel sınırlandırmaya bağlı kalınmış.

Anayasada sadece özel sınırlandırmaya bağlı kalma durumu Avrupa insan hakları sözleşmesinin sistemiyle uyumludur.

Sınırlamanın konunla yapılması
Gayet açık bir maddedir. Bir temel hak ve özgürlük ancak TBMM’nin belirttiği kanunla sınırlanabilir. Yönetmelik, khk, tüzük vs. ile düzenlenemez.

Anayasanın sözüne-özüne aykırı olamaz
Anayasanın özü(ruhu) demek, anayasanın bütünü ve temel anlamı demektir. Anayasanın temel anlamı da kişide kişiye değişeceğinden bu kavramda belirsizdir. Daha belirgin olan anayasanın sözü ifadesidir. Anayasa bir takım ek güvence getirirse “anayasanın sözü” ifadesi karşımıza çıkar. Ek güvenceler şunlardır. Tutuklama ancak hakim kararıyla olabilir. (m 19) basın sansür edilemez (m 28) toplantı, gösteri önceden izin almaya bağlı olamaz. Süreli yayın veya süresiz yayın çıkarmada izne bağlı değil. Özel hayatın gizliliğine, haberleşme gizliliğine dokunulamaz. Özetle bu güvenceye aykırı bir düzenleme anayasaya aykırıdır demektir.

Demokratik toplum düzenine aykırı olmama
1961 anayasasında demokratik rejim anlayışı olarak tanımlanmıştır. 82 anayasasında ise, b. Kavrama (öze dokuma yasağına) göre daha dar bir anlam yüklemiştir. 82 anayasasının demokratik toplum düzeni şu anlama geliyor; birey devlet ve toplum karşısında çağdaş-özgürlükçü demokrasilere nazaran az sınırda özgürlüğe sahiptir. (yani özgürlük-otorite dengesinde otorite lehine olma meşrulaşmıştır.) tüm bunlara rağmen 82 anayasasından anlaşılan demokratik toplum düzeni ifadesi evrensel demokratik kriterler ve hakkın özü kavramıdır.

Laik cumhuriyetin gereğine aykırı olmama
Laiklik ilkesi anayasamızın 2.maddesinde cumhuriyetin niteliği olarak kabul edilmiştir. Laiklik: din ve devlet işinin birbirinden ayrı olmasıdır. Din özgürlüğü 2’ye ayrılır. 1-inanç (vicdan) özgürlüğü 2-ibadet özgürlüğü. Laiklik ayrıca din özgürlüğünü de korur. Din özgürlüğü anayasanın 24.maddesinde düzenlenmiş.
İnanç özgürlüğü anayasada şöyle ifade edilir… vicdan, dini hürriyet ve inanca sahip… ibadete, dini ayin ve törene katılmaya zorlanamaz. İnanç özgürlüğü bireyi istediği dini inanca katılmayı, yorumlamayı ve isterse hiçbir inancı kabul etmemeye iter.
İbadet özgürlüğü bireyin mensup olduğu dinin ibadetlerini, ayin ve törenlerini serbestçe yapmasıdır. Dini inanç ve ibadet törenlerinin serbest olması şartı şudur; yasanın 14. Maddesine aykırı olmamalı. 82 anayasası her ne kadar inanç özgürlüğünü geniş tutsa da ibadet özgürlüğü o kadar değil. Çünkü 14. Maddeye aykırı olan ibadetler yasaklanmış. Böyle bir ayrımı yapan anayasamız açık şekilde haklıdır. Çünkü inanç özgürlüğü, bireyin aklında, içinde olan durumdur. İbadet özgürlüğü ise bireyin iç dünyasını aşan, kamusal hayata yansıyan bir tutumdur.
Din devlet ayrımı: devletin resmi dini olamaz, kişi herhangi bir inanç ve dine zorlanamaz, çocukların inanç ve dini ise kanuni temsilcilerine (anne, baba gibi ) bırakılmalıdır.(dini eğitim) ama yasanın 24. Maddesi bu ilkeye aykırıdır. İlk ortaöğretimde din dersinin zorunlu olması olayı. Ayrıca devlet tüm dinlerin mensuplarına eşit olmalı ifadesi de eşitlik ilkesini hayata geçirir.
Ölçülülük ilkesine aykırı olmama 2001 değişikliği ile yasaya eklendi. “amaca ulaşmak için başka amaçların bahane edilmesiyle hak ve hürriyetler sınırlamaz” ölçülülük demektir.
Negatif statü hakları: düşünce özgürlüğü, konut dokunulmazlığı kişi güvenliği, basın özgürlüğü, bilim sanat özgürlüğü, mülkiyet hakkı, yerleşme seyahat hakkı, din vicdan özgürlüğü.
14. Madde: hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılmaması. Hiçbir hak ve hürriyet (devletin bölünmez bütünlüğünü bozmalı, demokratik ve laiklik cumhuriyeti ortadan kaldırmak ) şeklinde kullanılamaz. Anayasa hükümlerinin hiçbiri (hak ve hürriyetlerin yok yorumlanamaz.
15. Madde: Olağanüstü hallerde hak ve hürriyetlerin durdurulması. Savaş, seferberlik, olağanüstü hallerde, (milletler arası antlaşma ihlal edilmeyecek şekilde ) gerektiği ölçüde hak ve hürriyetler kısmen veya tamamen durdurulabilir. Bu maddede ifade edilen: hakkın durdurulması, o hakkın kullanım hakkının tamamen imkansız olması demektir. Yani böylesi olağan üstü durumlarda hakları khk ile bile durdurulabilir. Ama yine de (olağanüstü olsa bile ) hakların durdurulmasının bir sınırı vardır. Oda şunlardır: savaş, seferberlik, olağanüstü bir durum olmadıkça hak ve hürriyetler durdurulamaz. Ayrıca durdurulan haklar, Türkiye’nin taraf olduğu milletler arası sözleşmelere de aykırı olamaz. Haklar durdurulurken ölçülülük ilkesine uyulması şarttır. (sınırlama ile fayda arasındaki orantının korunması ).
Çekirdek alana dokunma yasağı: savaş anındaki haklı ölümler dışında kişinin yaşama hakkına, maddi manevi varlığının bütününe dokunulamaz. Kimse din ve vicdan hürriyetini açıklamaya zorlanamaz, suçlanamaz bundan dolayı. Suç ve cezalar geçmişe yürütülemez. Mahkeme kararı olmadıkça kimse suçlu değil.

1982 anayasasındaki insan hakları sınıflandırması
İnsan hakları anayasasının 2. Kısmında düzenlenmiştir. (12-74 maddeleri ve arası) bu kısım 4 bölüme ayrılmıştır.- Genel hükümler, -kişinin hak ve ödevleri , -sosyal ve ekonomik haklar, -siyasi hak ve ödevler. 82 anayasasındaki 3 ayrım şekli georg jellinek’in ayrımı ile paraleldir. Bu ayrımlar şunlardır. 1) negatif statü hakları 2)pozitif statü hakları 3)aktif statü hakları. Negatif haklar söz konusu iken devletin karışmama, dokunmama yükümlülüğü vardır. Pozitif haklar söz konusu iken devlet eylemde bulunur. “yapma” borcu demektir. Devlet bir şeyler yapacak. Örneğin; sağlık hakkı, konut hakkı, sosyal güvenlik hakkı gibi. Kimi haklar pozitif statüde olmasına karşın negatif statü hakları niteliğindedir. Örneğin; grev ve lokout hakkı. Aktif statü haklar denildiğinde vatandaşların siyasi karar alma sürecine belli şart ve oranlarda katılmasıdır. Örnek; dilekçe hakkı, oy hakkı, parti kurma ve üye olma hakkı gibi. Temel haklar, özgürlükler ayrıca özgürlüklerin ortaya çıkış tarihine göre de sınıflandırılır. Birinci kuşak hakları: 17 yy ve 18 yy anayasaları gibidir. Devlet karışamaz. (negatif statü) ikinci kuşak hakları: sosyal haklar (pozitif statü) anlaşılır. Üçüncü kuşak hakları: 1960’lardan sonra çıkan çevre barış, iletişim, bilgi edinme hakkına işaret eder. Aktif statü hakları da 1. Kuşakta yer alır.

_____________________________________ 1982 ANAYASASI_______________________________
Kişi Hakları Sosyal-Ekonomik Siyasi Hak ve Ödv.
Haklar____


*Kişi dokunulmazlığı * Ailenin korunması ve çocuk h. *Türk vatandaşlığı
*Zorla çalıştırma yasağı *Toprak mülkiyeti *Seçme, seçilme ve
*Kişi hürriyeti ve güvenliği *Eğitim-öğretim hakkı siyasi faaliyette bu-
*Özel hayatın gizliliği ve korunması *İş ve çalışma hayatına ilişkin düz. lunma h.
*Yerleşme/seyahat özgürlüğü *Sosyal güvenlik hakkı *Siyasi parti özg.
*Din ve vicdan özgürlüğü *Çalışma ve sözleşme özgürlüğü
*Düşünce ve ifade özgürlüğü *Sendika kurma hakkı
*Bilim ve sanat özgürlüğü *Toplu iş sözleşmesi hakkı
*Basın özgürlüğü *Grev ve lokavt hakkı
*Toplantı hak ve özgürlükleri

Not: sosyal ekonomik haklardan ilk 5 madde olumlu edim haklarıdır. Diğer 4 madde ise olumsuz edim haklarıdır.

Açıklamalar
Kişi dokunulmazlığı
: kişinin vücut bütünlüğü ve dokunulması ve rızası olmadan bilimsel-tıbbi deneylere tabi tutulmasının yasak olmasıdır. Kişinin yaşama, maddi, manevi varlığını koruması, geliştirmesi hakkı vardır. Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz.
Zorla çalıştırma yasağı: hiç kimse zorla çalıştırılamaz, angarya yasaktır. Zorla çalıştırma kişi istemediği halde ücreti verip çalıştırılmasıdır. Anayasada istisnası vardır. Olağanüstü haller, hükümlülük tutukluluk hallerinde. Angarya ise hiçbir karşılığı olmadan kişinin çalıştırılmasıdır. Her halükarda yasaktır.
Kişi hürriyeti ve güvenliği: kişi ancak hakim kararıyla yakalanır, göz altına alınır, tutuklanır. Eğer şüphe ile suç işlediği kanaatine varılan bir kişi varsa tutuklanmışsa en geç 48 saat içinde hakim karşısına çıkarılmalıdır. Eğer suçlar toplu halde ise alıkonulamaz. Not: bu süreler olağanüstü hal, sıkıyönetim, savaş halinde uzatılabilir. Ayrıca idarede kişi hürriyetini kısıtlayamaz. Askeri yönetim ise kanunla sınırlama istisnaSina sahip.

Hakim kararı olmada özgürlüğü kısıtlama:
Akıl hastası, küçüğün gözetim altında ıslahı, uyuşturucu-alkol tutkunu, hastalık yayabilecek birinin müessesede tedavisi, usulsüz şekilde ülkeye giren birinin yakalanıp tutuklanması. Bu kişilerin hakkındaki iddialar herhalde yazılı, hemen mümkün değilse sözlü, toplu suçlama da en geç hakim huzuruna çıkıncaya kadar bildirilir. Ayrıca yakalanan kişinin yakınlarına hemen bildirilir. Avrupa insan hakları mahkemesi Türkiye’yi adil yargılama hakkını ihlalden tazminata mahkum ediyor. Neden? uygulanan ceza ve davaların çok uzun sürmesi, uzun süren tutukluluk davaları.
Özel hayatın gizliği-korunması: hakim kararı olmadıkça kişinin üstü, özel kağıtları, eşyası aranmaz, el konulmaz ve konutuna girilmez, eşyalına dokunulmaz, haberleşmesi engellenemez, gizliliğine dokunulmaz. Gecikmesinde sakınca varsa, yasa ile yetkili kılan merci bu müdahaleyi yapar en geç 24 saat içinde hakim kararına sunar.
Yerleşme ve seyahat özgürlüğü: herkes Türkiye sınırları içinde istediği yere yerleşir ve seyahat eder. Ayrıca vatandaşın sınır dışı edilmemesi yurda girme hakkından mahrum bırakılmamasını kapsar. Yurtdışına çıkma ise anca hakim kararı ile sınırlanır.
Din-vicdan özgürlüğü: laik devlet düzenidir. Düşünce-ifade özgürlüğü: herkes düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına ya da toplu olarak açıklama yayma hakkında sahiptir. Bilim-sanat özgürlüğü: herkes bilim ve sanatı Bilim ve sanat özgürlüğü ifade özgürlüğüne göre daha serbesttir.
Basın özgürlüğü: basın hür, sansür edilemez. Basımevi kurmak için izne tabi değil. Yayınların dağıtımını önleme ve yayınları toplama şeklinde 2 yaptırım var kanuna aykırılık durumda. Toplama ya da dağıtımı önleme hakim kararı veya acil durumlarda kanunun yetkili kıldığı mercilerce anında görev yerine getirilir. Yetki merci en geç 24 saat içinde yetkili hakime bildirir. Hakim de bu kararı en geç 48 saatte bildirir. Aksi halde toplama ve dağıtımı önleme kararı hükümsün olur.
Toplantı hak ve özgürlüğü: herkes izin almadan toplantı yürüyüşüne katılma ve dernek kurma özgürlüğüne devlet ailenin huzur ve refahını, ananın ve çocukların korunmasını sağlamakla görevlidir. Toprak mülkiyeti: toprak sahibi olmayan köylünün toprak edimini kolaylaştırır.
Eğitim-öğretim hakkı: maddi açıdan yetersiz başarılı öğrencilere devletin burs ve yardımda bulunması. İş ve çalışma hayatına ilişkin düzenleme: çalışma herkesin hak ve ödevidir. Devlete düşen ise çalışanın hayat seviyesini yükseltme, çalışma hayatını geliştirme, adil ücret, işsizliği önleyen ekonomik ortamı… vs sahiptir.
Sosyal güvenlik hakkı: herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet bu güvenliği sağlamakla görevlidir.
Çalışma ve sözleşme özgürlüğü: herkesin istediği alanda devlet müdahalesi olmadan çalışması. Sendika kurma hakkı: çalışanlar ve işverenler üyelerin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak, geliştirmek için izin almadan sendika kurabilir. Serbestçe üye olabilir, ayrılabilir.
Türk vatandaşlığı: Türk ananın çocuğu veya babanın çocuğu Türk vatandaşıdır. Ayrıca “Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” denilerek vatandaş olma olanağı sağlanıyor. Seçme-seçilme-siyasi faaliyette bulunma:vatandaşlar seçme, seçilme ve bağımsız olarak siyasi partide siyasi faaliyette bulunma hakkına sahiptir. Serbest oy:oy hakkına sahip olanların herhangi bir müdahale ve engellemeyle karşılaşmaması. Tek dereceli oy: seçmenlerin araya başka işlem girmeksizin milletvekillerini seçmesidir. Genel oy: kimsenin cinsiyet, servet benzeri gerekçe ile oy hakkından mahrum edilmemesi. Eşit oy: herkesin sadece 1 oy hakkına sahip olmasıdır.
Genel oy ilkesine aykırı olmayan sınırlamalar: yaş şartı, -er ve erbaşların oy kullanamaması, -ceza infaz kurumlarındaki tutuklular oy kullanamaz.
Seçilme hakkı kuralı-şartı: -25 yaş şartı,-ilkokul mezunu (en az),-askerlik yapmak şartı,-toplamda 1 yıldan ve fazlasından hapis yatmama,-yüz kızartıcı suçlardan yatmama.
Milletvekili olmak için görevden çekilme: -memurlar,-hakim ve savcılar,-yükseköğretimdeki öğretim görevlileri,-yök kurulu üyeleri,-yargı organı mensupları,-silahlı kuvvet mensupları.
Siyasi parti özgürlüğü: anayasa siyasi partileri demokratik hayatın vazgeçilmezi olarak kabul eder. Önceden izin almadan parti kurulabilir. Partinin kapatılmasına “anayasa mahkemesi” karar verir.

82 anayasasına göre insan haklarının korunması yolları:
4 tanedir.
1) TBMM’ ye başvuru (dilekçe hakkı) vatandaşlar ve karşılılık esasına göre yabancılar yetkili mercilere veya TBMM’ye yazı ile başvurabilir.
2)idari başvuru: kişinin hak ve özgürlüğü ihlal edilince yürütme organına başvurması durumudur. 3)kamu denetçisine başvuru: halkın şikayetleri… üzerine inceleme yapan gereği hakkında yalnız tavsiyede bulunan ve karar yetkisi bulunmayan “kamu görevlisi” dir. Anayasaya 2010 değişikliğiyle girmiştir. Kamu baş denetçisi: TBMM tarafından 4 yıllığına gizli oyla seçilir. –ilk 2 oylamada 2/3 ve üçüncü oylamada salt çoğunluk aranır. Üçüncü oylamada salt çoğunluk sağlanamaz ise en çok oy alan 2 aday için 4. Oylama yapılır. En fazla oy alan kazanır.
4)yargısal başvuru –temel hak ve özgürlüğün korunması yolunda en etkili yoldur. Çünkü: -mahkemelerin kararı bağlayıcıdır.-idarenin her türlü işlem ve eylemlerine karşı yargı yolu açık. Bireyin hak ve özgürlüğünün korunması yolunda anayasa mahkemesi önemli bir yere sahiptir.
Somut norm denetimi bir hukuk normunun bir davada uygulanırken, anayasaya aykırılığının ileri sürülmesi üzerine yapılan denetimdir. Tüm idari ve denetim yolları işe yaramaz ise kişi anayasa mahkemesine başvurur. Bunun için olağan kanun yolları tüketilmelidir.

Bireysel başvuruya konu olan temel haklar
yaşama hakkı,-işkence, eziyet hakkı,-zorla çalıştırma yasağı,-kişi hürriyeti ve güvenliği,-hak arama,-suç ve cezanın kanuniliği,-özel, aile hayatı konut ve haberleşmeye saygı,-düşünce ve din vicdan hürriyeti,-düşünceyi açıklama yayma,-toplantı ve örgütlenme hürriyeti,-mülkiyet hakkı,-serbest seçim hakkı,-temel hak hürriyetlerin korunması,-eğitim öğretim hakkı ve ödevi,-eşitlik ve etkili başvuru hakkı.
Kanun, tüzük, iç tüzük ve yönetmelik gibi düzenleyici işlemler ile bireysel başvuru yoluna başvurulamaz.
Bireysel başvuru çerçevesinde anayasa mahkemesi, 23 eylül 2012 tarihinden önceki kesinleşen nihai işlem ve kararlar aleyhine yapılan bireysel başvuruları inceleme yetkisine sahip değildir.
 
Üst